Amerika’dayız ve elektrikli otomobil geleceğinin neye benzeyeceğini gözlerinizle görmeniz için inanılmaz bir yere girdik! San Francisco’dan Los Angeles’a giderken keşfettiğimiz bu devasa tesis, tam 168 adet şarj istasyonuna ev sahipliği yapıyor. Bu, Tesla’nın en yeni nesil bir Supercharger istasyonu. Her biri an itibarıyla 500 kW gücünde şarj edebilen bu istasyon gerçekten etkileyici. Bir teknoloji editörü olarak bu mühendislik harikasını sizinle paylaşmadan edemedim. ShiftDelete.Net olarak bu heyecan verici altyapıyı yerinde inceliyoruz.
Tesla’dan dev istasyon
Bu istasyonun gücü sadece sayısında değil, aynı zamanda altyapısında ve sürdürülebilirliğinde yatıyor. Tesla Cybertruck gibi geleceğin araçlarını 500 kW hızla şarj edebilen bu incecik kablolar, gerçekten çığır açıcı. İşin en güzel yanı, ihtiyaç duyulan bu devasa elektrik gücünün tamamının yukarıdaki güneş panellerinden sağlanıyor olması. Üretilen enerji, Tesla’nın Megapack dediği devasa depolama sistemlerinde saklanıyor. Böylece hem tertemiz bir kaynaktan şarj imkanı sunuluyor hem de şehir şebekesine bağımlılık tamamen ortadan kalkıyor. Hatta gerektiğinde şehre bile elektrik verilebiliyor.
Türkiye’de elektrikli otomobil satışları hızlanırken, bu tarz altyapıların önemi daha da artıyor. Otobanlarda bayramlarda gördüğümüz şarj sırası problemlerinin temelinde, enerji dağıtım şirketlerinin yeterli gücü sağlayamaması yatıyor. Ayrıca, izin süreçlerindeki sıkıntılar da bu sorunları büyütüyor. Tesla’nın burada gösterdiği vizyon, kendi elektriğini üreten ve depolayan bu bağımsız yapının, ülkemizdeki altyapı eksikliğini aşmak için büyük bir örnek teşkil ettiğini gösteriyor. Bu tür yatırımları hızla hayata geçirmemiz gerekiyor.
Gördüğünüz bu teknoloji bizim geleceğimiz. İstanbul’dan İzmir’e ya da Ankara’ya giderken otoyollarda bu yapılara, hatta daha büyüklerine ihtiyacımız var. Biz de ShiftDelete.Net olarak bu heyecan verici gelişmeleri yerinde deneyimleyip sizlerle paylaştık. Lütfen bu videoyu beğenerek ve yorum yazarak bu konuları gündemde tutmamıza yardımcı olun. Çünkü ne kadar çok konuşursak, düzenleyici kurumlar o kadar sıkı çalışır. Şirketlerin önünü açarlar. Bir sonraki videoda görüşmek üzere!